
24 Ocak’ta projenin ÇED raporu inceleme ve değerlendirme komisyonu tarafından değerlendirilmiş ve 12 bin 781 sayfalık dosya yalnızca altı saat gibi kısa bir sürede incelenerek onaylanmıştı. Bu durum, çevre ve halk sağlığı açısından tepkilere yol açtı. Karara ilişkin açıklamalarda bulunan avukat Arif Ali Cangı, “Aliağa Termik Santralı anayasaya aykırıdır” diyerek hükümetin çevreye verdiği zararı vurguladı. Cangı, Aliağa’daki termik santral ile ilgili kararların bilimsel ve çevresel geçerliliği olmadığını belirterek 2957 sayılı genelge ile alınan bu kararın, İzmir’in ve hatta dünyanın geleceğini tehdit ettiğini ifade etti.
‘YILMAYACAĞIZ’
İzmir Büyükşehir Belediyesi başta olmak üzere, duyarlı yetkili kurumlar, ekoloji hareketleri, akademik meslek odaları ve sağlıklı bir çevrede yaşamak isteyen tüm İzmir halkının bu karar karşısında sesini yükseltmesi gerektiğine dikkat çeken Cangı, “Bu çevresel felakete karşı tepkisiz kalmamız mümkün değildir” diyerek “Termik santrala karşı çığlığımızı atmak için geç kalmadan harekete geçmeliyiz” dedi.
Cangı, şunları söyledi: “Biz yine de yılmayacağız. Son ÇED kararları ile ilgili dava açacağız ve yaşam hakkının savunulması mücadelesini sürdüreceğiz. 1989- 90 yıllarında Aliağa’ya yapılmak istenen termik santrala karşı İzmirliler ayaklanmış, Konak’tan 50 kilometreye kadar güneş göstererek termik santral projesini iptal etmeyi başarmışlardı. Şimdi aynı dirençle aynı itirazı gösterme zamanı.”