Tıbbi Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Ömer Fatih Ölmez, Kanser Haftası kapsamında yaptığı açıklamada erken teşhisin önemine dikkat çekerek, tarama testlerinin ihmali halinde hastalığın daha ileri evrede fark edildiğini ve tedavi sürecinin zorlaştığını vurguladı.
Kanserin erken teşhis edilebilmesi için yapılan bilimsel çalışmaların büyük bir yol kat ettiğini belirten Prof. Dr. Ölmez, 2000’li yılların sonlarında geliştirilen Kanser Genom Atlası Projesi ile hastalığın daha iyi tanınmaya başlandığını ifade etti.
Prof. Dr. Ölmez, “Bu proje, kanseri oluşturan genetik değişiklikleri çok daha detaylı anlamamızı sağladı. 2010 ve 2020’li yıllarda geliştirilen akıllı moleküller ve immünoterapiler sayesinde kanser tedavisinde önemli bir ilerleme kaydedildi. Bu iki tedavi yöntemi, kemoterapiyle birlikte ya da tek başına uygulandığında hastalar için çok daha yüz güldürücü sonuçlar sağlıyor” diye konuştu.
KANSER BELİRTİ VERMEDEN TEŞHİS EDİLEBİLİYORKanserde erken teşhisin hayati önem taşıdığına dikkat çeken Prof. Dr. Ölmez, düzenli tarama testlerinin hastalığın erken evrede tespit edilmesini sağladığını belirtti. “Kanseri erken tanımadan kastımız, tarama testleridir. Bu testler sayesinde hastalık belirti vermeden teşhis edilebilir. Böylece bazen hiçbir tedaviye gerek kalmadan, sadece küçük bir cerrahi müdahaleyle kanserden tamamen kurtulma şansı doğar” ifadelerini kullandı.
40 YAŞINDAN SONRA HER KADIN YILDA BİR KEZ MAMOGRAFİ ÇEKTİRMELİKanser taramalarının düzenli olarak yaptırılması gerektiğini belirten Prof. Dr. Ölmez şu önerilerde bulundu: “Meme kanseri için, 40 yaşından sonra ailesinde risk faktörü bulunmasa bile her kadının yılda bir kez mamografi çektirmesi gerekiyor. Kolon kanserinde, 45 yaşından sonra kadın ve erkeklerin 5 ila 10 yılda bir kolonoskopi yaptırması büyük önem taşıyor. Cilt kanseri açısından ise açık tenlilerin ve güneşe fazla maruz kalan bireylerin yılda bir kez dermatoloji uzmanına başvurarak cilt lekelerini kontrol ettirmesi gerekiyor.”
Kanserin oluşumunda çevresel faktörlerin büyük rol oynadığını dile getiren Prof. Dr. Ölmez, sigara ve alkol kullanımının en önemli risk faktörleri arasında yer aldığını belirterek, “Güneş ışınlarına fazla maruz kalmak, radyasyona maruz kalma ve bazı zararlı kimyasallarla uzun süreli temas da kanser riskini artırıyor. Ancak bazen hiçbir çevresel faktör bulunmasa bile kanser gelişebiliyor. Bu nedenle bireylerin kendi sağlıklarını yakından takip etmeleri ve vücutlarında meydana gelen değişiklikleri fark ettiklerinde zaman kaybetmeden bir uzmana başvurmaları gerekiyor” dedi.