Sanayi üretimindeki daralma derinleşiyor. Artan maliyetler ve yüksek döviz kuru üretimdeki çarkları neredeyse durma noktasına getirdi. Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) verilerine göre Sanayi Üretim Endeksi, Ocak 2025’te aylık bazda yüzde 2.3 gerileyerek son 9 ayın en düşük seviyesine indi. Yıllık bazda ise yalnızca yüzde 1.2 artış gösterdi. Sanayiciler yeterli finansmana erişemediklerini, desteklerin yetersiz olduğunu söyleyerek üretim yapamaz hale geldiklerini söylüyor. Sanayideki düşük performans ciro verilerini de etkiliyor. TÜİK verilerine göre ocakta mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi ciro endeksi bir önceki aya göre yüzde 0.2 azaldı.
Sanayi üretimi günden güne daralmanın eşiğine giderken güncel durumu sektör temsilcileriyle konuştuk. Türkiye Ayakkabı Sanayicileri Derneği Başkanı Berke İçten, sektörün küçüldüğüne ve kapanan firma sayılarının arttığına değinerek “Aymakoop, Aykosan gibi sanayi sitelerimizde önceden boş dükkân bulunmazdı, şimdi ise kiralık-satılık tabelaları artmaya başladı. Sitelerin elektrik tüketiminde yüzde 25’lik düşüş söz konusu. Kapanan firma ve işten çıkarmalar da artıyor” dedi.
İTHALAT ARTIYOR
Asıl sıkıntının yüksek enflasyon dolayısıyla yüksek maliyetler olduğunu da belirten İçten, “Kurun enflasyona paralel artmamasından dolayı TL maliyetlerimiz çok yüksek. İki sene önce 10 dolara sattığımız ayakkabıyı şimdi 14 dolara satmamız gerekiyor, bunu da müşteri kabul etmiyor. 2022’de 25 milyon çift ayakkabı ithal edilirken bugün bu sayı 76 milyon çift. Bu nedenle ihracatta düşüş ithalatta artış yaşıyoruz. Enflasyon bir an önce düşmeli, maliyetler azalmalı. TL ihracata müsaade edilebilecek bir değere getirilmeli. Kayıt dışı ekonominin önüne geçilmeli.”
TEK SEBEP YOK
Makina İmalat Sanayi Federasyonu Başkanı Adnan Dalgakıran ise Türkiye’nin büyümesine sanayiden bir katkı gelmediğini belirtti ve şunları söyledi:
Sanayi üretiminde üç yıldır büyüme yok. Reel olarak da gerileme söz konusu. Buna neden olan tek bir sebep yok. Enflasyonla mücadelede tüketimin kısılmaya çalışılması, kredi faizlerinin yüksekliği ve kısa vadeli verilmesi en önemli etkenlerden. Sanayi üretiminde yükselen işçilik maliyetleri 3 yıl içerisinde döviz bazında 2.5 kat arttı. Bu durum da sanayicinin ihracattaki rekabet gücünü büyük ölçüde azalttı. Üretim düşüşünün nedenleri arasında Rusya-Ukrayna savaşı, Avrupa pazarında durgunluk, Çin’in rekabet gücüyle Türkiye’ye ve Türkiye’nin güçlü olduğu pazarlara ihracat yapması var. Türk ekonomisinin ve sanayisinin yeniden canlanabilmesi için birkaç adım geri gidilmesi gerekiyor. Kurların mutlaka değişimi şart, bu kurlarla Türk sanayisi ihracat yapamıyor. Türk ekonomisi yeniden ele alınmalı ve uzun vadeli bir stratejiye oturtulmalı. Şu anda sihirli bir değnekle her şeyi değiştirebilecek bir durum ortada yok.