Son dönemde Türkiye'de kredi kartı borçlarının büyük ölçüde şişmesi ve taksitli alışverişlerin giderek artması üzerine kartlarda taksit ve limit sınırlandırılmalarına gidilmesi tartışmaları gündeme gelmişti. Hükümet de bu konuda adımlar atılmasının söz konusu olduğunu açıklamıştı.
Bloomberg HT'de Finans Merkezi programında Açıl Sezen'in sorularını yanıtlayan Boyner Holding Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Cem Boyner de bu konuya değindi.
"ÇOK ZENGİN BİR ÜLKE DEĞİLİZ"İnsanların yaşam standartlarını korumasının önemli olduğunu ve bunun için karta ihtiyacın olduğunu vurgulayan Boyner, "Bizim ülkemiz çok zengin bir ülke değil. Herkesin nakitle hayatını sürdürmesi mümkün değil. Yaşam standartlarının korunması için karta ihtiyaç var. Taksitle alışveriş bugün çıkan bir sistem değil, 50-100 senedir olan bir mesele. Bakkalların veresiye sistemi gibi bir sistem. Bugün halen müşterilerine senetle satış yapanlar var" ifadelerini kullandı.
REKLAM "KAYIT DIŞILIĞI AZALTIYOR"Kredi kartı kullanımının kayıt dışılığı azaltacağına dikkat çeken Cem Boyner, "Kredi kartı problemin kendisi değil. Halkın alım gücünün yeterli olmaması ve yaşam standardını düşürmemek için hayatın akışında bir durum. 20 milyon kredi kartı alabilecek insan var şu anda Türkiye’de. Bunların ne kadarı kredi kartı sahibi olsa, kaçak kuçuk o kadar azalır, kayıt dışılık o kadar azalır. Yurtdışında bir sürü restoran var nakit görmek bile istemiyorlar. İnsanların bankacılık sistemi içerisinde olması çok önemli bir durum. Nakit bir sürü sosyal hayatta arızanın da bir kaynağı. Bu yüzden nakdi kontrol altına almak istiyorlar. Esas konu vatandaşların bankacılık sistemi içerisinde yer alması. Ne kadar az nakit kullanılırsa o kadar iyi" şeklinde konuştu.
"KALİTEYİ TUTTURAMAYAN AYAKTA KALAMIYOR"Markaların ve satıcıların fiyatlandırma politikaları ile ilgili de yorum yapan Boyner, "Ben ilk bu işlere başladığımda dükkana malı koyayım yeter bakış açısındaydım. Şimdi müşteri senden ne istiyorsa onu vermek zorundasın. Müşteriyi oraya getirmek, cebindeki parayla sunduğum hizmeti değiştirmesini sağlamak zorundayım.
Şu anda koştura koştura insanlar kendilerini borçlandıracak ve kredi kartını kullanacak diye bir ekonomi yok Türkiye’de. Artık kötü mal, kalitesiz mal, kalitesiz servis diye bir şey kalmadı.
Kaliteyi tutturamayan kimse ayakta kalamıyor artık. Sağlık sektörü dünyanın çok üzerinde, savunma sektörü uçuyor. Dijital alışveriş sektörü çok iyi durumda. Bu ortamda ürün sağlayıcıyla müşterinin derdi olmaz. Müşteri bugün vade istiyorsa onu vermek zorundayız. Kalite istiyorsa onu vermek zorundayız" dedi.
"PROGRAMA İNANIP, DESTEK VERECEĞİZ"Çok çeşitli ürün ve yüzlerce marka sattıklarının vurgusunu yapan Cem Boyner, "Sene başında farklı fiyatlar koyan oldu, yüksek veya düşük tutanlar oldu ancak herkes yarı yolda düzeltti. Kurla ve faizle ilgili bir tahmin yapmak çok zor çünkü Ankara bunları tayin ediyor. Ocak zammını da biz değil Ankara karar verdi yaptık.
Döviz şöyle olur diye bir tahmin yapmanız mümkün değil. Arada abartılan seçimler de var. Belediye seçimleri var ancak onu o boyutta tutamıyor Türkiye. Örneğin ben seçimden sonra ekonomi politikalarının çok da değişeceğini düşünmüyorum.
Önünü göremediğin zaman akıntıya göre gitmek zorundasın. İnanıp bu programa, destekleyip devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.